Seçim çalışmaları için sahaya inen adaylar, projelerini halka anlatmak adına kapı kapı dolaşıyorlar.
İktidar partisinin Bayburt’taki kozu olan Bünyamin Özbek, en ciddi rakibi olan MHP adayı Yrd. Doç. Dr Şeref Oruç’u yarışta geride bırakmak adına kendisine yoğun bir program hazırlamış durumda.
Henüz seçim ateşi yanmadan önce yine bu köşeden Bayburt’ta atılması gereken en ciddi adımın “Bayburt Üniversitesi’ne sahip çıkılması” olduğunu belirtmiştim.
Nitekim Trabzon ve Bayburt medyasından durumu öğrenerek analiz eden siyasetçiler, üniversite için düşündükleri çalışmalarını projelerine yansıttılar.
AK Parti adayı Bünyamin Özbek bir demecinde, “Bayburt’la ilgili 3 ana hedefim var. Bunlardan birincisi üniversiteyi geliştirmek olacak. Şu anda 7000 öğrenciyi ağırlayacak fiziki mekânlarımız var. Bunları geliştirmek için çaba harcayacağız. Bu hususta Rektör Bey ve Ankara ile birlikte fiziki imkânları ve öğrenci sayısını nasıl yükseltebiliriz çalışmalarını yapacağız. Öğrencinin çok oluşu Bayburt’umuzu da kalkındıracaktır.” dedi.
Yerinde ve çok sağlıklı bir demeç.
Bir iktidar partisi adayına yakışacak şekilde konuşmuş ama gel gör ki Bayburt’a demeç değil icraat lazım.
AK Parti milletvekillerinin geçtiğimiz dönemlerde üniversiteye karşı sergiledikleri tutum herkesin hafızasında.
Bayburtlular bunu henüz unutmuş değiller.
Özbek’in seçilmesi durumda bu tutum ne kadar değişecek bekleyip göreceğiz!
***
AK Parti’nin Bayburt’taki korkulu rüyası olan MHP adayı Yrd. Doç Dr. Şeref Oruç’u yakından tanırım.
Sevdiğim, saydığım, takdir ettiğim iyi bir eğitimci ve siyasetçidir.
Aday olmadan önce herhangi bir siyasi ağırlığı olmamasına rağmen Trabzon’a çeşitli sebeplerden ötürü gelen Bayburtluları adeta başının üstüne çıkardı.
Hastane bahçelerinde adeta çadır kurdu.
Hemşehrilerinin Trabzon’daki gözü kulağı olan Oruç, hizmetin sadece oy karşılığı yapılmayacağını gösterdi.
AK Parti adayı Özbek’le kafa kafaya bir yarış çıkartacağını düşündüğüm Oruç’u az bir farkla da olsa bir adım önde görüyorum.
Oruç’un en büyük avantajı Bayburtluların kendisinin değerini idrak etmiş olmalarıdır.
Tıpkı Bünyamin Özbek gibi Şeref Oruç’un da üniversite hakkında çeşitli projeleri var. Kendisiyle birebir yaptığım röportajlarda da bunlarda uzun uzun bahsetmişti.
“Bir şehir için üniversite ne kadar önemli?” sorusuna en güzel cevabı verecek adaydır Oruç…
Bayburtlular iradelerini sandıkta Şeref Oruç’tan yana kullanırsalar eğer bundan Bayburt’un kazançlı çıkacağından şüphem yoktur.
***
AK Parti ilk mitingini bilindiği üzere 22.04.2010 tarihinde Bayburt’ta yapıyor. Aynı gün Gümüşhane’de de miting yapacak.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Bayburt’un vekil sayısının düşmesi konusunda faturayı CHP’ye kesti. “2 vekili Bayburt’a çok gördüler” açıklamasını yapan başbakan Erdoğan aslında işin özünü dile getirmedi.
Vekil sayısının düşmesi nüfusla orantılı bir gelişmedir. Önemli olan Bayburt’un nüfusunun neden düştüğüdür.
Asıl irdelenmesi gereken olay budur.
Bayburtluları göçe zorlayan nedenler araştırılarak çözüm üretilmelidir.
“Bayburt’a sanayi olmaz” diyen zihniyetler çevre illeri biraz inceleyip, sonra beyanat vermelidirler zira çevre illerle iklim konusunda aramızda kayda değer fark yok.
Araştırmadan, incelemeden bu işler olmaz.
Nüfus düşerse, vekil sayısı düşer.
Nüfus artarsa, vekil sayısı da artar…
Formül gayet açık değil mi?
